Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Madde Bağımlılığı Danışmanlık ve Eğitim Merkezi’nde yurttaşlara psikososyal destek veriliyor.
Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyet yürüten Madde Bağımlılığı Danışmanlık ve Eğitim Merkezi 2 sosyal hizmet uzmanı, 1 psikolog ile hafta içi her gün 08.00-17.00 saatleri arasında yurttaşlara hizmet veriyor.
‘Farkındalık çalışmaları düzenliyoruz’
Madde Bağımlılığı Danışmanlık ve Eğitim Merkezi’nde görevli Sosyal Hizmet Uzmanı Berfin Ayyıldız, merkezin temel amacının, madde bağımlılığıyla mücadelede sadece tedaviye değil, toplumsal farkındalığa ve önlemeye de odaklanan bir yaklaşım geliştirmek olduğunu söyledi. Ayyıldız, şöyle konuştu: “Danışmanlık ve Eğitim Merkezimizde bireylere ve ailelerine psikososyal destek veriyoruz. Bunun yanı sıra, okullarda, kadın yaşam merkezlerinde, gençlik alanlarında ve mahallelerde farkındalık çalışmaları düzenliyoruz. Maddeyi tanımamış kişilere karşı önleyici ve koruyucu çalışmalar yürütüyoruz.”
Merkezde izlenilen süreç
Merkeze yapılan başvurularda izlenilen süreci anlatan Ayyıldız, şunları aktardı: “Öncelikle bir ön görüşme yapılır, kişinin durumu değerlendirilir ve kişiye özgü bir program geliştirilir. Psikolojik destek, grup çalışmaları, aile görüşmeleri ve gerekiyorsa bağımlılık tedavi merkezlerine yönlendirmeler gerçekleştirmekteyiz. Bireyi sadece tedavi olunması gereken biri olarak değil, sosyal ve psikolojik yönleriyle bir bütün olarak ele alıyoruz. Gizlilik ve gönüllülük esasına göre destek oluyoruz. Kişilerin isim be diğer tüm kişisel bilgileri herhangi bir kurum ya da kuruluşla paylaşılmamaktadır.”
‘Aile desteği önemli’
Ailelerin çoğunlukla suçluluk, utanç, çaresizlik ve sosyal izolasyon hissettiklerini belirten Ayyıldız, “Ne yapmalıyız, nasıl konuşmalıyız, tedaviye nasıl yönlendirebiliriz gibi sorularla bize başvuruyorlar. Bu noktada aileye yönelik psiko-eğitim çalışmaları büyük önem taşıyor. Biz merkez olarak sadece bireyle değil, ailesiyle birlikte çalışıyoruz. Aile desteği olmadan iyileşme süreci ne yazık ki eksik kalıyor” dedi.
Bağımlıların ailelerine ve yakınlarına çağrıda bulunan Ayyıldız, bireylerin bağımlılığını gizlemek yerine onların pisikososyal destek alarak ve tedavi olmaları için onları uygun merkeze yönlendirmelerini istedi.
‘Bağımlılık, toplumsal bir sağlık krizidir’
Madde Bağımlılığı Danışmanlık ve Eğitim Merkezi’nde görevli Sosyal Hizmet Uzmanı Lokman Amaç, bağımlılığın sadece bireysel bir sorun değil, toplumsal bir sağlık krizi olduğunu söyledi.
Erken yaşta başlama oranlarının artması, madde türlerinin çeşitlenmesi ve maddeye ulaşımın kolaylaşması, bağımlılıkla mücadeleyi her zamankinden daha önemli hale getirdiğini belirten Amaç, sadece tedavi eksenli değil, aynı zamanda koruyucu, önleyici ve sosyal yaklaşımlarla konuya bütüncül bakmak gerektiğini vurguladı. Amaç, şöyle konuştu: “En yaygın risk faktörleri arasında aile içi iletişim eksikliği, ihmal, akran baskısı, düşük okul bağlılığı, çocuk işçiler ve travmatik yaşam olayları geliyor. Özellikle genç yaşlarda bireyler duygusal boşlukları doldurmak için maddeye yönelebiliyor. Ayrıca bağımlılığı sadece madde üzerinden değil; teknoloji, kumar, alışveriş gibi davranışsal bağımlılıklarla birlikte ele almak gerekiyor.”
Bağımlılıkla mücadele yerel yönetimlerin rolü
Yerel yönetimlerin bağımlılıkla mücadelede çok önemli bir sorumluluğu olduğunu kaydeden Amaç, “Mahallelerde, gençlik merkezlerinde, kadın yaşam alanlarında halka çok yakın temas içerisinde olduklarından yerel yönetimlerin bu alandaki çalışmaları daha anlam kazanıyor. Tedavi kadar önleme, eğitim kadar dayanışma temelli bir yapı oluşturmak. Kentin tüm aktörleriyle iş birliği içindeyiz. Bağımlılık bir irade meselesi değil, bir hastalık ve toplumsal bir meseledir. Yargılamak yerine anlamaya, dışlamak yerine desteklemeye ihtiyacımız var. Bağımlı bireyler umutsuz değildir, yeter ki doğru zamanda doğru destekle buluşabilsinler. Herkesin bu mücadelede bir rolü var” dedi.